94.Akademi Ödülleri şüphesiz son dönemin en sansasyonel ödül törenlerinden biriyle sahiplerini buldu. Her şeyde olduğu gibi Oscar ödüllerinde de eski tadı bulamayan, adaletsizlikler olduğuna inanan insanların sayısı giderek çoğalırken son birkaç yıldır tören eski popülaritesini yitirmiş çoğu sanatçı tarafından protesto edilmişti. Tam da bu dönemde Will Smith yaptığı hareketle tüm dikkatleri yeniden organizasyona çekmeyi başardı ve deyim yerindeyse tüm dünyayı haklı-haksız kavgasıyla ikiye böldü. Ancak yazımızda bu olaydan bahsetmek yerine başarısı gölgede bırakılan filmler hakkında konuşmak istiyoruz. O zaman başlayalım: “and the Oscar goes to…”
EN İYİ FİLM- EN İYİ UYARLAMA SENARYO: CODA
CODA, “Hayatımın Şarkısı” filminden uyarlanmış Sian Heder tarafından yazılıp yönetilen 2021 yapım bir komedi-dram filmi. Filmin adı İngilizce "İşitme engelli ebeveynlerin çocukları" (Children of deaf adults) kelimelerinin kısaltması olarak kullanılan "CODA" anlamına gelmekte. Filmin konusu balıkçılıkla uğraşan ve tamamı işitme engelli olan bir ailenin duyma yetisine sahip olan tek üyesi Ruby’nin müziğe olan yeteneği ve tutkusu üzerine kurulmuş. Ruby’nin aile üyelerinin dış dünyadaki seslerle olan tek bağlantısı olması omuzlarına büyük sorumluluklar yüklüyor ve karakterimiz bu sorumluluklarla müzik kariyeri arasında sıkışıp kalıyor. Film bunun yanında birçok sahnede sesleri bir anda keserek bizleri de işitme engellilerin dünyasına dahil ediyor ve empati duygumuzu pekiştiriyor. Aynı zamanda ailenin tek geçim kaynağı olan balıkçılığın ekonomik seyrine her sektörde rastlanan komisyonculara ve haksız gelir dağılımına da hikaye içinde ölçülü şekilde yer veriyor. Sonuç olarak içinizi ısıtan, dengeli komedi ve dram öğeleriyle, gerçekçi bir hikaye ortaya çıkıyor.
EN İYİ YÖNETMEN: Jane Campion - The Power of the Dog
Köpeğin Gücü, Altın Palmiye’yi almış ilk kadın yönetmen Jane Campion tarafından yazılan ve yönetilen2021 yapım psikolojik dram filmi. Aynı çatı altında bir çiftlik işleterek hayatını sürdüren, birbirine taban tabana zıt iki kardeşten daha ılımlı ve insan canlısı olan George’un Rose’la evlenmesi üzerine lider olmaya alışmış, herkesin çekindiği, sert mizaçlı ağabeyi Phil otoritesinin sarsılacağını düşünerek evin yeni sakinine anlamsız bir savaş açıyor. Kaçan huzurunu geri yakalamak için çaba sarf etmeye başlayan Phil, toksik maskülenliğin kol gezdiği bu habitatta toplumun erkeklere biçtiği rollere yapısı uymayan, Rose’un oğlu Peter’ı yakınına çekmek için uğraş veriyor ve ikilinin macerası ideal “erkeklik” kavramının ürettiği bütün düşünce yapılarına karşı zorlu bir çabayla sahneleniyor. Phil, kendisine yönelik nefretini acımasızca başkalarına yöneltirken aslında yoğun ve bastırılması güç duygulara sahip olduğunu fark ediyor.
EN İYİ ULUSLARARASI FİLM: Drive My Car
Drive My Car, Ryusuke Hamaguchi’nin yazıp yönettiği Haruki Murakami’nin hikâyesinden sinemaya uyarlanan 2021 yapım Japon dram filmi. Bir aktör ve tiyatro yönetmeni olan Kafuku’nun, karısının ani ölümüyle birlikte hayatı tamamen değişir. Artık en büyük hedefi Hiroşima’da bir tiyatro festivali için farklı dilde oynayan oyuncuları bir araya getirerek Anton Çehov’un Vanya Dayı isimli eserini sahnelemektir. Bu süreçte kendisine şoför olarak genç bir kadın olan Misaki eşlik eder. Drive My Car, yas, yüzleşme, hayatın ağırlığı ve acısı, yapmayı veya yapmamayı tercih ettiğimiz eylemlerimiz ve sonuçları üzerine söyleyecek sözleri olan bir film. Film tiyatral havası, Çehov’un Vanya Dayı’sı, bambaşka hayatların kesişmesi ve sade ama dramatik gerçekliğiyle bu senenin en başarılı yapımları arasında yerini alıyor.
EN İYİ ORİJİNAL SENARYO: Belfast - Kenneth Branagh
Belfast, Kenneth Branagh'ın yazıp yönettiği 1960’larda geçen bir dram filmi. Dokuz yaşındaki Buddy, tipik bir işçi sınıfı ailesinin oğludur. 1960’ların Belfast'ında sosyo-politik gerilimler tırmanıp Katolik- Protestan İç Savaşı patlak verdiğinde, hayata bağlı, sevilen, naif, mutlu bir oğlan çocuğu olan Buddy'nin pastoral çocukluğu da kabusa dönüşür. Renkli başlayan filmimiz bundan sonra siyah-beyaz devam edecektir. Ailesi geleceklerini güvence altına almak için mücadele ederken Buddy, bu kaos ortamında çok çabuk büyümek zorunda kalır. Ancak her şeye ragmen Buddy, yaşama sevincini, platonik aşkını, sinemaya ve televizyona olan tutkusunu kaybetmemeye çalışır. Çocuk kahraman bakışıyla anlatılan filmler arasında başarıyla yer bulan film sizlere Jojo Rabbit filmine benzer duygular hissettirebilir.
DİĞER DALLARIN OSCAR KAZANANLAR İSE ŞÖYLE;
EN İYİ KADIN OYUNCU: Jessica Chastain, "The Eyes of Tammy Faye"
EN İYİ ERKEK OYUNCU: Will Smith, "King Richard"
EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU: Ariana DeBose, "West Side Story"
EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU: Troy Kotsur, "CODA"
EN İYİ UYARLAMA SENARYO: "CODA", Sian Heder
EN İYİ SİNEMATOGRAFİ: "Dune", Greig Fraser
EN İYİ PRODÜKSİYON TASARIMI: "Dune", Patrice Vermette & Zsuzsanna Sipos
EN İYİ KURGU: "Dune", Joe Walker
EN İYİ KOSTÜM TASARIMI: "Cruella", Jenny Beavan
EN İYİ MAKYAJ VE SAÇ TASARIMI: "Cruella", Nadia Stacey, Naomi Donne & Julia Vernon
EN İYİ SES: "Dune", Mac Ruth, Mark Mangini, Theo Green, Doug Hemphill & Ron Bartlett
EN İYİ ORİJİNAL MÜZİK: "Dune", Hans Zimmer
EN İYİ ŞARKI: "No Time To Die", Billie Eilish & Finneas O'Connell - "No Time to Die"
EN İYİ GÖRSEL EFEKT: "Dune", Paul Lambert, Tristan Myles, Brian Connor & Gerd Nefzer
EN İYİ ANİMASYON: "Encanto"
EN İYİ BELGESEL: "Summer of Soul (...Or, When the Revolution Could Not Be Televised)"
EN İYİ KISA METRAJ FİLM: "The Long Goodbye"
EN İYİ KISA METRAJ ANİMASYON: "The Windshield Wiper"
EN İYİ KISA METRAJ BELGESEL: "The Queen of Basketball"